30 Aralık 2013 Pazartesi

Türkiye’de önce siyaseti demokratikleştirmeliyiz...

DEMOKRAT PARTİ KAYSERİ İL BAŞKANI İSMET ÖZBAKKAL:
Demokrat Parti Kayseri İl Başkanı İsmet Özbakkal, “Türkiye’de önce siyaseti demokratikleştirmeliyiz” dedi.
 - Demokrat Parti Kayseri İl Başkanı İsmet Özbakkal, “Türkiye’de önce siyaseti demokratikleştirmeliyiz” dedi.
“Türkiye'nin büyük bir tarihe ve medeniyete sahiptir” diyen Özbakkal, “Bu değerleri, değişen dünya koşulları içerisinde evrensel değerlerle buluşturarak Türkiye'nin gücünü en azami noktaya çekmek için hep beraber çaba göstermek gerekir, ülkenin sahip olduğuimkanları ve potansiyeli geleceğe taşımak zorundayız” ifadesinde bulundu.
Özbakkal, “Hürriyeti ve demokrasiyi önemsiyoruz, Türkiye'de milli birliğin ve güvenliğin teminatının demokrasidir. Siyasetçiler, sadece yaptıklarından değil, yapamadıklarından da sorumludurlar. İnsanlarımızı yoksulluğa mahkum ederek, sadakatini satın alma yoluyla bu düzeni devam ettirmek istiyorlar. Ama bilsinler ki, karşılarında milletiyle aynileşmiş, milletin partisi olmuş Demokrat Parti vardır, demokratlar vardır. Hukukun üstünlüğü, ister başkan isterse sıradan bir vatandaş olsun, hiç kimsenin hukukun üstünde olmaması demektir. Demokratik hükümetlerde yetki hukukla işler ve hükümetlerin kendileri de hukukun getirdiği sınırlamalara tabidir” diyerek açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Yasalar kralların, diktatörlerin, askeri görevlilerin, din liderlerinin veya kendi kendine atanmış siyasi partilerin isteklerini değil halkınkileri dile getirir.
Demokratik sistemlerde vatandaşlar kural ve düzenlemeleri kendileri belirledikleri için bunlara gönüllü olarak uyarlar. Adalet en iyi, yasalar, onlara uymak zorunda olanlar tarafından çıkarıldığı zaman sağlanır.
Güçlü bir sistem olan hukukun üstünlüğüne göre bağımsız mahkemeler en üst düzey liderler dâhil olmak üzere hükümet yetkililerinin ulusal yasa ve düzenlemeler çerçevesinde hesap vermesini sağlamak için gerekli güç, yetki, kaynak ve itibara sahiptir.
Bu nedenle hâkimler iyi eğitimli, profesyonel, özgür ve tarafsız olmalıdır. Hâkimler yasal ve siyasi sistemde görevlerini gereği gibi yapmak için demokrasi ilkelerine bağlı olmalıdır.
Demokrasi yasalarının birçok kaynağı vardır: yazılı anayasalar, yasalar ve düzenlemeler, dini ve ahlaki öğretiler ile kültürel gelenekler ve uygulamalar. Kökenine bakılmaksızın yasalar vatandaşların hak ve özgürlüklerini korumak için bazı düzenlemeleri her şeyin üstünde tutmalıdır.”
İHA

20 Aralık 2013 Cuma

Demokrat Parti Kayseri İl Başkanı İsmet Özbakkal:

Demokrat Parti Kayseri İl Başkanı İsmet Özbakkal, “Parti değiştirmeyi ikbal ve koltuk peşinden koşmak için yapanları, etik bulmuyoruz. Önemli olan seçilmek değil, seçildiğin makamın mevkiinin hakkını vermektir” dedi.Özbakkal, “Seçildiği...

20 Aralık 2013 Cuma 09:37
Demokrat Parti Kayseri İl Başkanı İsmet Özbakkal, “Parti değiştirmeyi ikbal ve koltukpeşinden koşmak için yapanları, etik bulmuyoruz. Önemli olan seçilmek değil, seçildiğin makamın mevkiinin hakkını vermektir” dedi.
Özbakkal, “Seçildiği partiye emek vermeyenler dansöz gibi kıvıranlar ne milletin gözünde nede cenabı hakkın huzurunda hesap veremezler. Seçildiği yerin hakkını veremeyenler bir daha seçilemez dışarıda kalır. Bugün ülkemizde “siyaset/politika” kelimesi; Ne yazık ki yolsuzluk, hırsızlık, soygunculuk, yalancılık, ikiyüzlülük, güvenilmezlik ve inanılmazlık bağlamında “Politik Acı” olarak algılanmakta ve kullanılmaktadır” ifadesinde bulundu.
“Halk arasında yalan, yanlış, eksik ve doğruluğundan şüphe duyulan meseleleri ele alan konuşmalarda 'siyaset/politika yapma' şeklinde insanlar uyarılmakta, ikaz edilmekte ve bu vesileyle “güncel politika” sifli bir meslek biçiminde tanımlanmaktadır” diyen Özbakkal, “Halk’a hizmet ve fazilet anlamında, “namuslu ve dürüst” siyaseti herkes yapamaz.
Her önüne gelen, “yüksek erdemlere, ilim ve irfana sahip olmadıkça” hobi olsun diye istediği veya sevdiği için siyaset yapamaz. Bilgisiz, kültürsüz, yeteneksiz, devlet ve millet geleneğini anlamamış, umur-u devlet’den bihaber, milli hasletlerimiz ve milli gücümüzü yeterince tanıma bilincine erişememiş cahil kişilerden siyasetçi olmaz. Bir takım onursuz ve şuursuz uşakların, her seçim döneminde yenilenen seçim kanunlarına dayanarak yüce meclisimize girmeleri ile bugünkü kötü olarak değerlendirilen 'siyasi ahlâksızlık ve rezil imaj' hep birlikte bunlarca oluşturulmuştur” diye konuştu.

14 Aralık 2013 Cumartesi

MELİH GÖKÇEK YANLIŞ YAPTIN...


           MELİH GÖKÇEK YANLIŞ YAPTIN...  
DEMOKRAT PARTİ KAYSERİ İL BAŞKANI İSMET ÖZBAKKAL KONUŞTU: 
Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Demokrat Parti’nin Balgat’taki Genel Merkez Binası ile aldığı kararla ilgili olarak Demokrat Parti Basın Müşavirliği’nden yapılan açıklamada, “Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Demokrat Parti’nin malı olan Balgat’taki Genel Merkez Binasıyla aldığı karar, tamamen yerel seçimlere yönelik siyasi bir karar ve keyfi bir uygulamadır”
“ Yaklaşan yerel seçim hazırlıklarımızı büyük bir hızla sürdürdüğümüz, Ankara Balgat’taki Genel Merkez binamızla ilgili olarak Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’nin son dakikada verilen bir önerge ile , ‘ sosyal kültürel tesis olarak kullanılması’ yönünde aldığı karar tamamen siyasidir.
Demokrat Parti Genel Merkez Binası, kararda belirtildiği gibi ‘Türkiye’deki ilk siyasi parti genel merkezi “ de değildir. Daha önce Selanik Caddesi’ndeki Adalet Partisi Genel Merkezi ve Çevre Sokaktaki Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi olmak üzere diğer siyasi partilerin de Genel Merkez binaları olmuştur.
Ancak, Genel Merkez Hizmet Binası olarak kullandığımız bu bina üzerinde uzun süreden beri Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek tarafından uygulanmakta olan siyasi manevralar, 30 Mart 2014 tarihinde yapılacak Mahalli Seçimler öncesinde bir kez daha bilinçli olarak gündeme getirilmiştir.
Demokrat Parti Genel Merkezi ile bir ‘siyasi hesaplaşma’ peşinde olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Mülkiyet hakkı Anayasa ile teminat altına alınan Demokrat Parti Genel Merkezi ile ilgili daha önce de uğraşmış ve binayı ‘tarihi bina” statüsüne sokma girişiminde bulunmuştur.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayını belirleme çalışmalarını sonlandırdığımız bugünlerde alınan bu karar; bazı gazeteler tarafından da, ‘siyasi bir manevra’ olarak yorumlanmış; ’ Seçim Öncesinde Gökçek Operasyonu ’ ve ‘ Türk siyasi tarihine not düşülecek Gökçek kararı’ şeklinde manşetler atılmıştır..
Biz de aynı düşüncedeyiz.. Sayın Gökçek yerel seçimlere yönelik bir tasarrufta bulunmuştur.. Ancak alınan bu karar Demokrat Parti’nin yerel seçim hazırlıklarına engel olmayacaktır, hızını da kesemeyecektir.
Türkiye’nin en eski siyasi partisi olan Demokrat Parti ve teşkilatı üzerinde oynanmak istenen oyunlar sonuç vermeyecektir. Merkez sağın tek ve yegane temsilcisi olan Demokrat Parti ile ilgili alınan bu ve benzeri kararlar, bizi birbirimize daha çok yaklaştırmakta hatta kenetlemektedir.
Demokratlar, üzerlerinde oynanan oyunun bilicindedirler.. Yerel seçimler öncesinde bu tür işlere tevessül ediyor olunması da bir beka sendromu içine düştüklerinin açık bir işaretidir. Ancak mukadderat değişmeyecektir.”

12 Aralık 2013 Perşembe

SEÇİME KATILMAK İÇİN!...

Yerel Seçimlere katılmak için (DP) parti merkezini satışa çıkardı
SEÇİMLER yaklaşırken partilerin kampanyaları da hız kazanmaya başladı.
Mecliste grubu olmadığı için hazine yardımı alamayan ama seçim yarışından da geri kalmak istemeyen Demokrat Parti, kaynak arayışında farklı bir yola gitti. Demokrat Parti, seçim ve daha sonraki parti faaliyetleri için Ankara Balgat’taki genel merkez binasını satışa çıkardı.
SATILIK GENEL MERKEZ!...
Demokrat Parti (DP), Ankara Balgat’taki genel merkez binasını satışa çıkardı.
Mecliste grubu olmadığı için 2007’den bu yana ödenek alamayan Demokrat Parti, kendisine kaynak yaratmak için bu yola gitti. 13 bin metrekare büyüklükteki arsanın hasılat paylaşımlı sözleşme yoluyla devri veya arsanın kat karşılığı satışı fikrine de açık olan parti, buradan elde edeceği geliri, seçim kampanyası ve sonrasında partinin çalışmaları için kullanacak.
ÇOK UZUN ZAMANDIR HAZİNE YARDIMI ALMIYOR!..
Demokrat Parti’nin 37 yaşındaki Genel Başkanı Gültekin Uysal, konuyla ilgili Ekonomist Dergisi’ne yaptığı açıklamada, partinin çok uzun zamandır Hazine yardımı alamadığını söyledi. 2009 yılında Demokrat Parti ve Anavatan Partisi’nin birleşmesiyle bu binanın varlıkları arasında yerini aldığını kaydeden Uysal, şu an talep toplama aşamasında olduklarını ifade etti. Fakat henüz fiyat konusunda bir netlik olmadığını aktardı.
HÜKÜMET PARTİ DEVLETİ GİBİ
Uysal, yaptığı açıklamada şu görüşleri dile getirdi: “Hükümet parti devleti gibi davranıyor. AKP ve mecliste grubu bulunan üç partiye ödenek verilirken, bizler 2007 yılından beri bu Hazine yardımını alamıyoruz. Artık siyaset yapmak da pahalı bir faaliyete dönüştü. Açıklanan demokratikleşme paketine göre 2015’te Hazine yardımından yüzde 3 oy alan partiler de faydalanabilecek. Fakat bizim seçim süreci ve sonrasına yönelik projelerimiz için kaynağa ihtiyacımız var. Belli varlıkları değerini bulmuşsa farklı şekilde değerlendirmek istedik. Tamamen partiye kaynak sağlamak adına alınmış bir karar bu.”
ÖZAL’LI YILLARA DA TANIKLIK ETTİ
7 Ocak 1946’da kurulan ve 14 Mayıs 1950’de yapılan seçimlerde 27 yıllık tek parti dönemini sona erdiren Demokrat Parti’nin şaşaalı günleri, 27 Mayıs 1960’da askeri müdahaleyle hükümetin düşürülmesiyle son buldu. 29 Eylül 1960’ta kapatıldı. 1983’te kurulan Doğru Yol Partisi’nin 27 Mayıs 2007’de adını ve logosunu değiştirmesiyle tekrar hayata döndü. 2009’da ise Anavatan Partisi ile birleşti. Ankara Balgat’taki genel merkez binası Anavatan Partisi’ne aitti ve bu birleşmeyle Demokrat Parti’nin varlıkları arasına katıldı.
1988 yılında yapılan bina kısa süreli de olsa Turgut Özallı yılları da yaşadı.
(HÜRRİYET, ANKARA: 08 Aralık 2013)

10 Aralık 2013 Salı

Hakkari’de, Diyarbakır’da bugün, devlet otoritesi var mıdır?

DEMOKRAT PARTİ KAYSERİ İL BAŞKANI İSMET ÖZBAKKAL:
(10.12.2013 08:57) Demokrat Parti Kayseri İl Başkanı İsmet Özbakkal, yaptığı açıklamasında, "Hakkari’de, Diyarbakır’da bugün, devlet otoritesi var mıdır?" dedi.
- Demokrat Parti Kayseri İl Başkanı İsmet Özbakkal, yaptığı açıklamasında, "Hakkari’de, Diyarbakır’da bugün, devlet otoritesi var mıdır?" dedi.
Özbakkal, "Eğer samimiyseniz, Anayasa'dan önce Siyasi Partiler Yasasını düzelterek siyaseti demokratikleştirin" ifadesinde bulunduğu açıklamasında, "Türkiye, fırtınalı bir coğrafyanın ortasındadır. Ülke bölünme ile karşı karşıya bırakılmaktadır. Demokrasi edebiyatı adına bir tiyatro oynandığını görüyoruz. Tarihi kaybeden, pusulasını kaybeden gemilerden ne farkı vardır? Vatan sınırları içinde al bayrağımızın dalgalandığı yerde milletten söz edilir.
Bugün Hakkari’de Diyarbakır’da yapılanlar ortadadır. Bir devlet otoritesi var mıdır? ‘Dağ başını duman almış’ diyerek ülkeyi içinde bulunduğu durumdan kurtarmalıyız. Bunun için siyaset yapıyoruz" dedi.
Özbakkal açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
"Suriye ve Ortadoğu meselesinde yanlış politikalar ortaya çıkmıştır. Ortadoğu politikasında şah olacağım derken mat olmuşlardır.
Anayasa'dan daha öncelikli olarak bugün Türkiye'yi yönetenler ve meclisteki siyasi partiler, samimiyse '12 Eylül'le yüzleşiyoruz, hesaplaşıyoruz’ diyenler, 12 Eylül rejiminin ana kolonları olarak tabir edebileceğim siyasi partiler yasasını düzelterek, önce siyaseti demokratikleştirmelilerdir. Siyaseti demokratikleştirdiğimiz takdir, milletin önüne dayatmayla gelenlerin, milletin önüne şike yasalarıyla gelenlerin veya yeni imtiyazlarla gelenlerin milli iradenin tecelligahı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde karşılık bulmayacağını inanıyoruz. Bulduğu takdirde, bugün kendi siyaseti içinde tenkitleri bile bir düşmanlık unsuru olarak gören, demokrasiye kavramamış, demokrasiye sadece kendine demokratlık olarak anlayan iktidarın anlayışı karşısında hürriyetçi demokrasinin sahibi olarak bizler, Türkiye'nin meselelerinin her çözümünün yine demokraside olduğunu hep birlikte haykırmalıyız.
Demokrat Parti tüm illerde adaylarını çıkaracak.Flaş deneyimli adaylarıyla başarılı olacaktır. Yuvaya dönüş projesiyle toparlanıyor. 2015 de TBMM girecek. Milletimizin dertlerine çare olacaktır."
İHA-KAYSERİ, 10 ARALIK 2013 - SALI

Önce, mevcut siyasi partilere kanununun "TAM OLARAK" (objektif, bütünüyle ve tarafsız) uygulandığı görmek gerek!...

Yargıtay (YCBS): 
Siyasi Partiler Kanunu değişsin
Yargıtay, siyasi parti adı altında ticari faaliyet yapıldığına dikkat çekerek Siyasi partiler Kanunu'nda değişiklik yapılmasını istedi
Dünya Bülteni/ Haber Merkezi
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 30 kişinin bir araya gelerek parti kurabildiği, son zamanlarda ticari faaliyette bulunma amacıyla siyasi parti kurulduğu ve siyasi parti isminin verdiği kolaylıklardan yararlanarak kafeterya, türkü evi, restoran gibi yerler işletildiğine dikkati çekerek, “Siyasi Partiler Kanunu'na bu konuda yeni bir ceza hükmü” eklenmesini önerdi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Erbil imzasıyla TBMM Başkanlığı'na, Siyasi Partiler Kanunu'nda değişiklik önerilerinin yer aldığı bir yazı gönderildi.
SİYASİ PARTİLER BÜROSU’NUN TAHKİMİ
Değişiklik önerisi yazısında;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı Siyasi Partiler Bürosu'nun teknik alt yapısının güçlendirilmesi, ihtiyacı karşılayacak kadronun ihdasının sağlanması, siyasi parti sicil kayıtlarının daha hızlı, işlevsel, kolay ve denetlenebilir şekilde tutulmasının sağlanması için Siyasi Partiler Kanunu'nda maddelerinin güncellenmesi amacıyla; TBMM'de grubu bulunan partilerin ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı temsilcilerinin katılımıyla bir çalışma yürütüldüğü anımsatıldı.
Söz konusu yazıda, bu çalışma sonucunda ortaya çıkan değişiklik önerilerine yer verildi.
SAHTE ÜYE KAYITLARI
Siyasi Partiler Kanunu'nda önerilen değişiklikle, siyasi partilere üye olma ve üyelikten çekilme başlıklı madde yeniden düzenleniyor.
Buna göre, siyasi partiler tarafından bir kişi ilk defa üye kayıt edilirken, kişinin daha önce bir siyasi partiye üye olup olmadığı sorgulandıktan sonra, ayrıntılı bir üye kayıt formu düzenlenecek. Başvuru, üye olacak kişiye referans olan partililer, kaydı yapan parti görevlisi ve üye adayı tarafından birlikte imzalanarak kabul edilecek.
Partiye giriş işlemlerini gösteren üyelik beyannamelerinin birer örneği ilçe ve il teşkilatlarında, alfabetik sıra esasına göre tasnif edilmiş olarak ayrı bir dosyada saklanacak.
Bu düzenleme ile kişilerin bilgileri dışında siyasi partilere sahte üye kayıtlarının önüne geçilmesi ve siyasi parti sicillerinin tutulmasında kolaylık sağlanması amaçlanıyor.
SİYASİ PARTİ ADIYLA TİCARET
Siyasi Partiler Kanunu'nun "Kanuna aykırı bağış, kredi veya borç alınması, borç verilmesi" başlıklı maddesinde de değişiklik öneriliyor.
Maddeye, "Anayasa ve bu kanun hükümlerine aykırı olarak ticari faaliyette bulunan siyasi parti sorumluları, 500 günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır ve ticari kazanç sağlanan yerin kapatılmasına karar verilir" hükmünün eklenmesi öneriliyor.
Önerinin gerekçesinde, 30 kişinin bir araya gelmesi ve kuruluş bildiri ve belgelerinin İçişleri Bakanlığı'na verilmesi ile siyasi parti kurulabildiği belirtildi.
Gerekçede, "Son zamanlarda ticari faaliyette bulunma amacıyla siyasi parti kurulduğu ve siyasi parti isminin verdiği kolaylıklardan yararlanarak kafeterya, türkü evi, restoran gibi yerler işletildiği ve gerek güvenlik gerekse mali denetimlerden kaçınmaya çalışıldığı görülmektedir" ifadesine yer verildi.
TEKNİK ALTYAPI DESTEĞİ
Seçimlerde alınan tedbirlere uymayanlara uygulanan 3 aydan 6 aya kadar hafif hapis cezasının, 90 günden 180 güne kadar adli para cezasına dönüştürülmesi öngörülüyor.
Söz konusu değişiklikle, yeni TCK'nın hükümlerine uyum sağlanması amaçlanıyor.
Öneriler arasında, siyasi parti üye kayıtlarının ve sicil dosyalarının elektronik ortamda tutulması konusunda duyulan ihtiyaç ve bu kayıtları tutmak ve aktarmakla sorumlu olan kişilerin belirlenmesi amacıyla aynı kanunda bir değişiklik öngörülüyor.
SİYASİ PARTİ SİCİLLERİ
Kanunda önerilen diğer bir değişiklikle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, siyasi parti sicil dosyaların tutulması, dosyalardaki güncellemelerin daha hızlı bir şekilde takip edilebilmesi için teknik altyapısının güçlendirilmesi amaçlanıyor. Değişiklik, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na ek kadro ve gerekli görülen durumlarda sözleşmeli personel çalıştırma imkânı sağlıyor.
TBMM BAŞKANLIĞI’NA GÖNDERİLEN YAZI
Meclis Başkanlığı'na gönderilen yazıda, Siyasi Partiler Kanunu'nun işlevini yitirmiş maddeleri ile yürürlükten kaldırılma ve Anayasa Mahkemesi kararları nedeniyle içeriği boş hale gelen maddelerin de kanun metninden çıkarılmasına ilişkin öneri de yer alıyor.