30 Ekim 2013 Çarşamba

29 EKİM "CUMHURİYET BAYRAMI" MESAJI

DEMOKRAT PARTİ KAYSERİ İL BAŞKANI İSMET ÖZBAKKAL'IN 29 EKİM "CUMHURİYET BAYRAMI" MESAJI
Demokrat Parti Kayseri İl Başkanı İsmet Özbakkal, Cumhuriyetin kuruluşunun 90'ıncı yılı nedeniyle bir mesaj yayımladı. Özbakkal mesajında, ''Demokrasiyle taçlandırılmış cumhuriyetimizin 90'ıncı yılını kutluyoruz, tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyor.
- Demokrat Parti Kayseri İl Başkanı İsmet Özbakkal, Cumhuriyetin kuruluşunun 90'ıncı yılı nedeniyle bir mesaj yayımladı. Özbakkal mesajında, ''Demokrasiyle taçlandırılmış cumhuriyetimizin 90'ıncı yılını kutluyoruz, tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz'' dedi.
Özbakkal mesajında, ''Bugün buradan Türkiye’ye milletiyle didişen bir rejimin adı asla cumhuriyet olmaz diyerek demokrasiyle taçlandırmış bir büyük hareketin sahipleri olarak sesleniyoruz. Türkiye’yi kalkındıran, kıt kanaat imkanlara sahip olduğu dönemlerden geçirerek pek çok sıçrama hamlelerini yapan bir büyük hareket olarak sesleniyoruz. Türkiye’de dışlanmış, ötekileşmiş ne kadar insanımız varsa demokrasi eliyle sistemin merkezine taşımış bir büyük hareket olarak sesleniyoruz. Sözümüz orada bitmiş midir? Asla bitmemiştir'' ifadelerini kullandı.
Mesajında, ''Türkiye’de meselemiz sadece bu çarpık, işlemeyen düzeni değiştirmek değildir, sadece yanlışları işaret etmek değildir. Sorumlu bir anlayışla milletin önünde örtülmek istenen her meseleyi bulduğumuz her zeminde konuşmak durumundayız'' diyen Özbakkal, şunları kaydetti:
''Milletimizin öncelikli meselelerinde aydınlatıcı bir vazifeyi hep beraber görmek durumundayız. Milli müştereklik meselesi yapmamız gereken meseleler de dahil olmak üzere bugün Türkiye, üzülerek ifade ediyorum, iktidarın özellikle eline geçirdiği medya gücüyle beraber Türkiye’yi ve bu son hali adeta tarihin sonu anlayışı içerisinde Türkiye’ye bir dayatma olarak ortaya koyduklarında, kendi özellerinde, kendi tasavvur ettikleri bir dünyayı, Türkiye’yi bunun içerisinde yerleştirme gayretlerini görüyoruz.
Maalesef bir ümitsizlik halinde gençlerimiz de dahil olmak üzere geleceğine dair bir karamsarlığın içine düşüldüğünü görüyoruz. Bugün Türkiye’yi yöneten bu iktidardan başka kendi insanını çalışmamaya teşvik eden bir başka anlayışın iktidar olduğu bir başka yer yoktur. Dünya ölçeğinde baktığımızda istihdamdan, işsizlikten, Türkiye’nin katma değer üretme kapasitesinden başlayarak, ifade ettiğimiz çerçeve içerisinde dünyayla rekabet eden bir ülke haline getirerek, bu rekabette sadece üreten bir ekonomi değil, aynı zamanda değişen dünya koşulları içerisinde kendi insanına daha fazla refahı transfer eden bir ülke haline gelmek durumundayız
Demokrat Parti olarak, dün olduğu gibi bugün de bu toprakları esas alarak, bu tarihe, bu topraklara kulak vererek kendi merkezimizde kendi önceliklerimizi yine bizler belirlemek durumundayız. Türkiye sahip olduğu imkan ve potansiyeli açığa çıkardığı takdirde başkalarına muhtaç bir ülke değildir. Türkiye’de insanımızı birbirine rakip yapmadan insanımızın arasına örülen duvarları yıkacağız diye gelenlerin, o duvarları yeni yeni gruplar, merkezler noktasında yeniden ördüğünü görüyoruz.
Yamalı bir anayasayı yamalı bir bohça gibi Türkiye’ye dayatanlara buradan sesleniyoruz. Türkiye’nin ihtiyacı yamalı bir bohça değildir, yamalı bir anayasa değildir.
Bizim meselemiz Türkiye’de her vatandaşımıza eşit fırsatları sunacak bir modeli icra edebilmektir. Bugün icra edilen siyasetle Türkiye’nin daha fazla yol alabilme imkanı yoktur.
Bugün devleti kendine rakip gören anlayışların, devletin etkinliğini ne derece daraltırsak kendi faaliyet alanlarımızı o derece genişletiriz diyenlerin Türkiye’ye birtakım dış telkinlerle beraber yaptıkları tekliflerle Türkiye’nin kendi içerisinde bir çaresizliğin içine sürüklendiğini görüyoruz.
O bölgede egemenliğimizi neredeyse ikiye böler noktaya gelmişiz. Birilerinin telkinleriyle demokratikleşiyoruz diyerek milli kimliği örseleyecek hiçbir adıma asla taraftar olabilme imkanımız yoktur. Milletimizin geçmişte bıraktığı, çözdüğü meseleleri bugün bir buhran hali içerisinde, bir çözümsüzlük hali içerisinde dayatanlara karşı çözümü, dün olduğu gibi bugün de icra etmek durumundayız.''
29.Ekim.2013, KAYSERİ-İHA

19 Ekim 2013 Cumartesi

GENEL MERKEZ'DE BAYRAMLAŞMA!...



Geleneksel Siyasi Partiler Bayramlaşması Genel Merkez’de gerçekleşti
16 Ekim 2013 Çarşamba
Şahan: “Parlamento dışındaki partilerin ve sivil toplum örgütlerinin de katılacağı bir anayasa şarttır”
Nuhut: “Partiler aldıkları oy oranında hazineden pay almalı”
(DP Basın Merkezi – 16 Ekim 2013) Geleneksel Siyasi Partiler Bayramlaşması Genel Merkez’de gerçekleşti. Sırasıyla İşçi Partisi (İP), Saadet Partisi (SP), Demokratik Sol Parti (DSP), Ak Parti (AKP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Büyük Birlik Partisi’nin (BBP) temsilcilerini Genel Merkez’de kabul eden Genel Başkan Yardımcısı Nevzat Şahan “Parlamento dışındaki partilerin ve sivil toplum örgütlerinin de katılacağı bir anayasa şarttır” dedi. 
Eğitim, Sağlık ve Çevre İşleri Başkanı Nevzat Şahan İle Yardımcısı Nükhet Balkan’ın yanı sıra Ankara İl Başkanı Bahadır Ulusoy ve il yönetim kurulu üyelerinin de karşılamada bulunduğu bayramlaşmada demokratikleşme paketi, yerel seçim çalışmaları başta olmak üzere çeşitli konular gündeme geldi. 
Genel Başkan Yardımcısı Nevzat Şahan, bayramlaşma sohbetlerinde şunları dile getirdi:
“CHP’nin düştüğü durum da hiç de iç acısı değil”
“CHP’nin düştüğü durum da hiç de iç acısı değil; sadece İstanbul adaylığı konusunda yaptıkları manevralara baktığımızda üzülüyorum açıkçası. Partilerin bir duruşu, bir ilkesi olmalı. 
Uygulanan yaralı, aksak demokrasi modeliyle toplumu bizim bilinçlendirmemiz, yön vermemiz, siyaseti anlatabilmemiz çok zor. Resmi rakamlara göre ülkemizde yüzde 25 oranında sosyal yardımlaşma fonlarından geçinen, nemalanan insan var. İnsanlar bu şekilde basit ekonomik karlarla yönlendirilebiliyorsa o ülkede ne demokrasinin, ne kuralın ne de kurumsallaşmanın hükmü vardır. 
“Doğu Türkistan’da milyonlarca Türk ve Müslüman zulümle karşı karşıya”
Özellikle kendi camiamızda, İslam camiasında huzur olmasını temenni diyoruz. Bir taraftan dış mihraklar, diğer taraftan kendi içimizdeki uzlaşmalıklar İslam coğrafyasını problemli bir coğrafya haline getirmiştir. Türkiye’nin bölge meselelerine çözüm sağlaması için tahrikten uzak ve dindaşlarımızın yanında yer alması gerekiyor. Başbakanımızın dün açıklamasını gördüm; İslam ülkesini saydı, güldüm. Doğu Türkistan’da bugün milyonlarca Türk ve Müslüman insanımız zulümle, zulmün de ötesinde bir jenosit planıyla karşı karşıya ama Sayın Başbakan açıklamasında hiç o konulara girmedi. 
“Anayasa çalışmaları şeffaf olarak yapılmalı”
Anayasa çalışmaları, torba yasalar, paket uygulamaları konusu gibi çeşitli konularda yapılan çalışmaların şeffaf, halkın huzurunda yapılmasının daha demokratik olduğunu düşünüyoruz. Halkın da katılacağı ve onaylayacağı bir anayasa değişikliği yapılması, parlamento dışındaki partilerin ve sivil toplum örgütlerinin de katılım sağlayacağı bir anayasanın yapılması şarttır. 
Bu ülke hepimizin. Ülkeyi gelecekten miras almışız gibi davranmak durumundayız. Kaliteyi de yükseltmek konusunda parlamentoya büyük görev düşüyor. 
Demokrat Parti demokratik yolla başa gelen ilk siyasi parti ama Demokrat Parti’nin başına gelen pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. Tüm darbeler Demokrat Parti’ye yapılmış, Genel Başkanımızı, Başbakanımızı darağacında kaybetmişiz maalesef. Bu çatıyı tekrar ayağa kaldırmak gerekiyor. Demokrat Parti Türkiye’nin en köklü partisi. İçinde bulunduğumuz durum, ülkenin içinde bulunduğu duruma paralel olarak arzu ettiğimiz şekilde değil ne yazık ki. Projelerle, insanlarımızın bilinç durumunu yükseltmek ve kitlelere daha fazla ulaşabilerek yollarıyla bu durumu arzu ettiğimiz seviyeye getirmek istiyoruz. Siyasetteki seviyeyi ise asla kaybetmemek lazım. Siyasette üslup çok önemli. Ülkede huzuru sağlamaya çalışıyoruz derken parlamentoda bunu sağlayamıyorsak orada ciddi bir arıza var demektir.”
Geleneksel siyasi partiler arası bayramlaşmalar kapsamında diğer partilere ziyarete ise Genel Başkan Yardımcısı Basın-Propaganda Başkanı Kenan Nuhut, Kadın Kolları Genel Başkanı Zehra Çal ile Gençlik Kolları Genel Başkanı Buğrahan Günalp katıldı. 
“Partiler aldıkları oy oranında hazineden pay almalı”
Genel Başkan Yardımcısı Kenan Nuhut, Ak Parti’nin Menderes’in mirasını sahiplenme çabalarına cevaben Demokrat Parti’nin 81 il ve bütün ilçe teşkilatlarıyla beraber Menderes’in 1946 yılında kurduğu Demokrat Parti vizyonuna, misyonuna sahip çıktığını, onu devam ettirdiğini vurguladı. 
Demokratikleşme paketindeki siyasi partilere hazine yardımıyla ilgili maddeye de değinilen sohbette Nuhut, “Partilere aldıkları oy oranında hazineden pay vermek daha faydalıdır” dedi.